Bankalar emekli maaşı olan ve kredi çekmek isteyen vatandaşlardan kredi taksitlerinin ödenmemesi halinde emekli maaşından kredi taksitini kesecekleri yönünde muvafakat alıp kredi taksitini ödeyemeyen vatandaşın emekli maaşından taksit ödemesini kesmektedir.
Ancak kredi çekerken taksitlerin ödenmemesi halinde emekli maaşından kesinti yapılması yönünde verilen muvakafat geçersiz olduğundan bu muvafakata göre banka vatandaşın emekli maaşından kredi taksit tutarını kesemez.
5510 Sayılı Sosyal Sigortalar Ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 93/1. Maddesinde; “Gelir, aylık ve ödenekler; 88 inci maddeye göre takip ve tahsili gereken alacaklar ile nafaka borçları dışında haczedilemez. Bu fıkraya göre haczi yasaklanan gelir, aylık ve ödeneklerin haczedilmesine ilişkin talepler, borçlunun muvafakati bulunmaması halinde, icra müdürü tarafından reddedilir.” Şeklinde düzenlenmiştir.
2004 Sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 83/a. Maddesinde; “82 ve 83 üncü maddelerde yazılı mal ve hakların haczolunabileceğine dair önceden yapılan anlaşmalar muteber değildir.” Şeklinde düzenlenmiştir.
İlgili bu yasal düzenlemeler göre kredi veren banka vatandaşın emekli maaşından kesinti yapabilmesi için öncelikle ödemelerde gecikmeye düşen vatandaş için açılmış ve kesinleşmiş bir icra takibi olmalı ve kesinleşen bu icra takibinden sonra kredi çeken vatandaş emekli maaşından muvafakat vermiş olmalıdır. Aksi halde haczi caiz olmayan emekli maaşı için haczedilebileceğine yönelik önceden verilen muvafakat ilgili yasal düzenlemeye göre geçersiz olduğundan bankanın emekli maaşından kesinti yapması kanuna aykırı olacaktır.
YARGITAY HUKUK GENEL KURULUNUN 2017/13-1980 E. – 2021/829 K. 24.06.2021 Tarihli kararında; “Kurum emeklisi, davalı bankadan tüketici kredisi kullandığı sırada banka nezdinde aldığı emekli maaşından takas ve virman suretiyle tahsilat yapılmasına muvafakat etmiş, kredi taksitleri bir süre sorunsuz ödenmiş ancak davacı daha sonra ödeme güçlüğüne düşmüş, kredi taksitlerini ödeyememiştir. Banka sözleşmedeki bu düzenlemeden hareketle emekli maaşının dörtte birine bloke koyarak kredi borcuna mahsup etmiştir. Ne var ki İİK’nın 83/a maddesi gereğince haczedilemezlikten önceden feragat geçersiz olup henüz hakkında herhangi bir icra takibi başlatılıp maaşından haciz suretiyle borcun ödenmesine izin verildiği yönünde davacının iradesinin açıkça ortaya konulduğundan da bahsedilemeyeceğinden kredinin alınması sırasında takas ve mahsup yönünde verilen muvafakat da geçerli sayılmaz.” Şeklinde belirtilmiştir.
Bu nedenle dava yoluyla, muvafatın geçersizliği nedeniyle emekli maaşındaki blokenin kaldırılması ve kanuna aykırı muvafakata istinaden kesilen meblağların iadesi istenmelidir.